Bu aralar bir tembellik var üstümde bir türlü elim klavyeye gitmiyor eski kamp fotoğraflarına bakarken Andız yaylasına ikinci kez gittiğimizi ve ne kadar keyif aldığımızı anımsadım.
Daha önce gittiğimiz bir yeri tekrar ziyaret edersek bloga yazmıyorum ancak Andız yaylası için bir tekrarı hakediyor.
Fazla da bir şey yazmaya gerek yok zaten Andız Yaylasını ilk gezimizde detaylıca anlatmıştım. Sadece fotoğrafları paylaşmak istiyorum.
Andız Yaylasına gelmeyi düşünüyorsanız kesinlikle sabahın erken saatlerini tercih edin Nallıhan ayaklarınızın altında büyük ihtimalle tatlı bir sisin içinde aşağıda bir yerlerde
Köy o kadar doğal ki hala ahşap evler ve ahırlar günümüze kadar dayanabilmiş
Bir çoğu hala kullanılıyor
Ara bir yerde durup etrafı seyrediyoruz
Konağın güzelliğine bakar mısınız.
İkinci gelişimiz ama biz adres soruyoruz aslında planımız Bozarmut Yaylasına gitmekti biz oraya da gittik ama açıkcası biz pek ısınamadık ve yönümüzü tekrar Andız Yaylasına çevirdik tam bu noktada Hakan Abi acaba bizim gittiğimiz yer gerçekten Bozarmut Yaylasımı diye köydeki amcaya danışıyor.
(Bir yere gittiğimizde ikinci bir alternatif güzergahı da listeye eklemek lazım / Tecrübeyle sabittir)
Tam da amcanın gösterdiği yerlere çıktık yaklaşık 100 km fazladan yol yaptık
Yolumuzu tutup çadırlarımızı kuruyoruz açlığın verdiği yorgunlukla hemen kahvaltıyı hazırlamaya koyuluyoruz. Biraz çadırlarımızda geçip uyuyoruz. Uyandığımızda ormanda küçük bir yürüyüşe çıkıp bol bol fotoğraf çekiyoruz
Sıkı çalışan iki bok böceği
Yılmaz efendi almış başını gidiyor
Hoşçakalın